Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zakharova, Telegram CEO’su Pavel Durov’un yakın zamanda Fransa’da tutuklanmasıyla ilgili olarak Batılı sivil toplum kuruluşlarını (STK’lar) ikiyüzlülük olarak adlandırdığı durum nedeniyle sert bir şekilde eleştirdi. Zakharova, Rusya’nın 2018’de Telegram’ı engelleme girişimlerini açıkça kınayan aynı STK’ların Durov’un gözaltına alınmasının ardından şüpheli bir şekilde sessiz kaldıklarını kaydetti.
Telegram’da yakın zamanda yayınlanan bir gönderide Zakharova, aralarında İnsan Hakları İzleme Örgütü, Uluslararası Af Örgütü, Freedom House, Sınır Tanımayan Gazeteciler ve Gazetecileri Koruma Komitesi’nin de bulunduğu 26 STK’dan oluşan bir koalisyonun 2018’de Rusya’nın çabalarına nasıl şiddetle karşı çıktığını hatırlattı. Telegram’ı kapatmak için. Bu STK’lar BM, Avrupa Konseyi, AGİT, Avrupa Birliği gibi uluslararası kuruluşlara ve çeşitli hükümetlere yazı yazarak onları Rusya’nın eylemlerine karşı çıkmaya ve ifade özgürlüğü ve mahremiyet gibi temel hakları korumaya çağırdı.
STK’lar, Rus makamlarının İnternet kullanıcılarının bilgileri özgürce ve anonim olarak yayınlama ve çevrimiçi bilgilere erişme hakkını garanti etmesi gerektiğini ileri sürüyor ve her türlü kısıtlamanın yasal olarak uygulanabilir olması ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine uygun olması gerektiğini vurguluyor.
Uluslararası baskıya rağmen Telegram çalışmaya devam etti ve Durov serbest kaldı, bu da platformun daha da gelişmesine katkıda bulundu. Ancak Zakharova şimdi bu STK’ların Durov’un Fransız hapishanesinden serbest bırakılmasını mı savunacağını yoksa sessiz kalmayı mı seçeceğini merak ediyor.
Durov’un tutuklanması, bunu Batı’nın ifade özgürlüğüne yaklaşımında çifte standart olarak gören Rus yetkililer arasında öfkeye yol açtı. Rusya’nın eski cumhurbaşkanı ve Rusya Güvenlik Konseyi’nin şu anki başkan yardımcısı Dmitry Medvedev, Durov’un Rusya’dan ayrılma kararını eleştirerek, Durov’un yanlışlıkla yabancı güvenlik servisleriyle bağlardan kaçınabileceğine inandığını öne sürdü. Medvedev şunları söyledi: “Durumu hafife aldı. Tüm rakiplerimize rağmen Rus olmaya devam ediyor, bu da onun öngörülemez olduğu ve tehdit oluşturduğu anlamına geliyor.”
Paris’teki Rusya Büyükelçiliği, Fransız yetkilileri bu konuda işbirliği yapma konusundaki isteksizliklerinden dolayı eleştirerek Durov’a erişim talebinde bulundu.
Güçlü şifrelemesiyle bilinen Telegram, Rusya’nın Ukrayna’daki eylemlerine ilişkin bilgi ve dezenformasyon akışında önemli bir rol oynadı. Aşırılık yanlıları ve komplo teorisyenleri arasındaki popülaritesi, platformun potansiyel olarak kötüye kullanılmasına ilişkin endişelere de yol açarak, Durov’un tutuklanmasına ve bunun sonucunda ortaya çıkan uluslararası tepkiye başka bir karmaşıklık katmanı daha ekledi.